Analog mikserler ve İngilizce’de ‘outboard gear’ olarak adlandırılan ‘hardware’ ses işlemci ve efekt üniteleri için şöyle bir prensip vardır: Kompresör, equalizer, noise gate gibi ses işlemciler mikserde herhangi bir kanala ‘insert’ noktası aracılığı ile bağlanır; reverb, delay gibi efektler için ise ‘send’ yöntemi kullanılır. Kompresör ve equalizer gibi sinyal işlemciler sinyalin genliği ile frekans ve dinamik yapıları üzerinde değişiklik yapar. Sinyal mikserin kanalı üzerinde bulunan ‘insert’ noktasından dışarıya, dış bir ses işlemci ünitesine (örneğin kompresör) gönderilir. Kompresör tarafından işlenen sinyal yine ‘insert’ noktası aracılığı ile kanala döndürülür. Bu, sinyale direkt olarak yapılan bir müdahaledir. Reverb ve delay gibi efektlerin kullanımında ise kanaldaki sinyal ‘aux’ aracılığı ile çıkışı mikserde herhangi bir kanala bağlanmış efekt ünitesine gönderilir. Efekt cihazlarının dönüşleri için genelde mikser üzerindeki son kanallar tercih edilir. Efektlendirilmiş (ve İngilizce’de ‘wet’ olarak adlandırılan) sinyal daha sonra orijinal (‘dry’) sinyal ile karışıtırılıp kullanılır.

Efektleri ‘send’ yöntemi ile kullanmanın iki avantajı vardır. Birincisi, orijinal ve efektli sinyal (‘dry’ ve ‘wet’) arasındaki dengeyi aux seviye ayarı ile rahatça ayarlamak mümkündür. Efekt cihazlarının üzerinde dry/wet dengesi için kullanılan ‘mix’ parametresi bulunur ancak dry/wet dengesini ‘mix’ parametresi ile ayarlamaktansa bu parametreyi tamamen ‘wet’ konumuna getirip dengeyi aux seviye ayarı ile kurmak daha pratiktir. Efektleri ‘send’ yöntemi ile kullanmanın ikinci avantajı ise tek bir cihazı birden fazla kanal için kullanabilmektir. Bu sayede aynı ayarlarla kullanacağınız efektler için birden fazla efekt ünitesi kullanmanız gerekmez. Örnek olarak üç kanal gitar var ve bunlara aynı reverb’ü kullanmak istiyorsunuz, send yöntemi ile üç gitarı (üstelik isterseniz seviye ve ‘pan’ ayarlarını farklı farklı yaparak) aynı reverb ünitesine gönderebilirsiniz.

Buraya kadar yazdıklarım analog mikserler ve outboard gear için gibi görünse de aslında bağlantı ve çalışma prensipleri açısından dijital ortamda da farklı bir durum yok. Kompresör, equalizer ve benzeri ses işleme cihazlarını kanala insert ediyoruz. Örnek olarak Şekil-1’de gitar kanalına insert edilmiş bir kompresör var. Örnekleri Pro Tools üzerinden veriyorum ama diğer DAW’larda (Digital Audio Workstation) mantık aynı.

Şekil-1

Şekil-1

 

Efektlere gelince özellikle yeni jenerasyon kullanıcılar arasında farklı bir uygulama çıkıyor karşımıza: reverb, delay gibi efekt plug-in’lerini direkt olarak kanalın içine insert edip dry/wet dengesini mix parametresi ile ayarlıyorlar (Şekil-2). Bunun sebebi büyük bir olasılıkla plug-in’leri bu şekilde kullanmanın onlara daha kolay gelmesi ve/veya send yöntemi hakkında fazla bir bilgi sahibi olmamaları. Bir plug-in’i (bilgisayarın gücünün yettiği kadarıyla) istediğiniz kadar çok sayıda kanala uygulayabilirsiniz. Analog teknolojide her ayrı bir efekt ünitesi için “fiziki” olarak o kadar sayıda üniteye sahip olmak gerekiyordu. Bu yüzden eskiden efekt cihazlarını kanallar arasında paylaşmak çok yaygın olarak yapılan bir şeydi.

Şekil-2

Şekil-2

 

İstenilen sonuç elde edildiği sürece kullanılan yöntemi yanlış olarak nitelendirmemek gerekir ancak efekt plug-in’lerini direkt olarak kanala insert etmektense send yöntemiyle kullanmanın bazı avantajları var. Sıralayacak olursak:

  • – Aynı ayarlarla kullanılacak efektler için tek bir plug-in açarak ve bu plug-in’i birkaç kanal için ortak kullanarak bilgisayarın işlemcisi üzerine düşen yükü azaltabilirsiniz.
  • – Efekte giden sinyale veya efektin çıkışına orijinal sinyalden bağımsız olarak müdahale edebilirsiniz. Örnek olarak reverb’ü orijinal sinyale dokunmadan equalizer ile tonlayabilirsiniz.
  • – Parçanın içinde belli yerlerde efekti açıp kapatmak isterseniz bunu send ile gönderdiğiniz sinyali ‘mute’ ederek kolayca ve sorunsuz bir şekilde yapabilirsiniz.

Efekt plug-in’lerinin send yöntemi ile nasıl kullanıldığına reverb örneği üzerinden bir göz atalım… Yukarıda da belirttiğim gibi, örnekleri Pro Tools üzerinden veriyorum ama diğer DAW’larda da mantık hemen hemen aynı. İlk önce bir ‘aux input’ açıp “Reverb A” olarak adlandırıp, bu input için sinyali aktaracağımız bir ‘bus’, diğer bir deyişle bir yol belirleyelim (Şekil-3). Daha sonra aux input’a bir reverb plug-in’i açalım (Şekil-4). Şimdi Gitar-1 kanalından sinyali reverb’e göndermek için send olarak “Bus 1-2″yi seçelim (Şekil-5) ve açılan mini pencerede seviye ve pan ayarlarımızı yapalım (Şekil-6). Gitar 2 ve Gitar 3 kanllarını da aynı şekilde reverb’e gönderebilir böylelikle üç kanal için tek bir reverb plug-in’i açmış oluruz (Şekil-7). Send yöntemi ile çalışırken reverb plug-in’i üzerindeki mix parametresinin %100 wet konumunda olması gerektiğini de unutmamak lazım.

Şekil-3

Şekil-3

 

Şekil-4

Şekil-4

 

Şekil-5

Şekil-5

 

Şekil-6

Şekil-6

 

Şekil-7

Şekil-7

 

@UfukOnen (Twitter)

Ses ve müzik teknolojileri, müzik prodüksiyonu, ses tasarımı ve benzeri alanlar ile ilgili haberler, düşünceler ve paylaşımlar için beni Twitter’da takip edebilirsiniz: https://twitter.com/UfukOnen

Sound_2012_09_Eylul-763x1024

Bu yazı Sound dergisinin Eylül 2012 sayısında yayınlanmıştır. © 2012 Ufuk Önen. Bu yazının tüm hakları saklıdır. İzinsiz olarak kullanılamaz, kaynak gösterilmeden ve link verilmeden alıntı yapılamaz.