Gated reverb, 80’lerde yapılmış yüzlerce hatta binlerce hit ve popüler parçanın drum sound’unda kullanılmış, o döneme adeta damgasını vurmuş bir efekttir. 80’lerde “olmazsa olmaz” durumdayken 90’lara geldiğimizde bir anda ortadan kaybolmuştu.

Birçok şeyde olduğu gibi gated reverb de yıllar sonra geri dönüş yaptı ve günümüzün popüler parçalarında kullanılmaya başladı. Örneklerine son yıllarda çıkan “I Wish You Would” (Taylor Swift), “Don’t Take the Money” (Bleachers) ve “Supercut” (Lorde) gibi parçalarda denk gelebilirsiniz.

Peki, gated reverb efektinin yanlışlıkla bulunduğunu biliyor muydunuz?

Hugh Padgham, 1979 yılında İngiltere’deki Townhouse stüdyolarında Peter Gabriel’ın üçüncü solo albümünü kaydederken kontrol odasından camın diğer tarafındaki müzisyenlerle konuşmak için SSL 4000 kayıt mikseri üzerindeki “Listen mic” özelliğini kullanıyormuş. Listen Mic, konuşmaların daha rahat anlaşılabilmesi için üzerinde kompresör ve gate bulunan bir talkback sistemi. Talkback sistemi açıkken Phil Collins davulu çalmaya başlayınca gated reverb davul sound’u keşfedilmiş olmuş.

 

Gated reverb daha sonra Phil Collins’in 1981’de çıkan “In the Air Tonight” adlı parçasının popülerliği sayesinde 80’lerin sound’unu şekillendiren bir efekt haline gelmiş.

 

Vox tarafından hazırlanan aşağıdaki muhteşem videoda gated reverb efektinin kısa bir tarihçesini ve 80’ler sound’unu nasıl etkilendiğini bulabilirsiniz.

 

Teknik terimler için müzik teknolojisi, müzik prodüksiyonu ve ses kayıt terimleri sözlüğüne göz atabilirsiniz.

Benzer paylaşımlar için beni Facebook ve Twitter‘da takip edebilir, haberler için mesaj listeme üye olabilirsiniz. Teşekkürler.

© 2018 Ufuk Önen. Her hakkı saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.