Bu yazımda vokal kaydı ile ilgili birkaç tavsiyede bulunmak istiyorum. Ses Kayıt ve Müzik Teknolojileri (SKMT) adlı kitabımda vokal kaydı ile daha detaylı bilgiler bulabilirsiniz. Yine konu ile ilgili olarak, “Bruce Swedien ile Vokal Kaydı Üzerine” başlıklı blog yazımı okuyabilirsiniz.

Mikrofon Seçimi

Vokal kayıtları için mikrofon seçerken ilk tercih genelde stüdyodaki en pahalı mikrofon olur. Bu mikrofon çok büyük ihtimalle iyi bir mikrofondur ama iyi bir mikrofon olması, her solistte iyi sonuç vereceği anlamına gelmez.

Vokalistin önüne mikrofonu koymadan önce bence ilk olarak yapılması gereken, vokalistin sesini mikrofonsuz dinleyip, daha sonra en azından iki veya üç mikrofon açıp bunlarla kısa kısa kayıtlar yapıp, bu kayıtları dinleyerek hangi mikrofonun kullanılacağına karar vermektir.

Mikrofon seçiminde tercihi otomatik olarak en pahalı ya da klasikleşmiş mikrofonlardan yana kullanmaktansa, vokalistin sesine uygun olacak mikrofonu bulmak için biraz deneme yapmak bana çok daha mantıklı geliyor.

Mikrofon ve Solist Arasındaki Mesafe

Mikrofon ve solist arasındaki mesafe için belirli bir standart ya da formül yok. Stüdyolarda, vokal kayıtlarında mikrofon, genelde solist ile arasında 20-45 santim olacak şekilde yerleştiriliyor.

Benim tavsiyem 20-25 santim bir mesafe ile başlayıp deneme yapmak. Bunu önermemin sebebi ise 20-25 santimin yaklaşık bir karış olması. Bu, uzun kayıtlar sırasında solistin mikrofona aynı mesafede kalmasını kolaylaştırıyor. Talkback üzerinden ara sıra “bir karış mesafedeyiz, değil mi?” diye sorduğunuzda, bir süre sonra solist sürekli olarak kendi kendine mesafeyi “bir karış” hesabı ile takip etmeye başlıyor.

Mikrofona olan mesafe demişken… Cardioid mikrofonlar ve proximity effect ile ilgili olarak bir blog yazı yazmıştım, ilgilenirseniz okumak için buraya tıklayabilirsiniz.

Mikrofonun Açısı

Mikrofon ve solist arasındaki mesafede olduğu gibi mikrofon açısı için de belirli bir standart ya da formül yok.

Benim tavsiyem şu şekilde: Mikrofonu, diyafram solistin ağız hizasında değil de, yaklaşık 10 cm yukarıda olacak ve solistin ağzına bakacak şekilde yerleştirmek. Mikrofonu böyle yerleştirdiğinizde PI ve BI gibi seslerden kaynaklanan patlamaları aza indirmiş olursunuz. 2-3 kHz civarının ağızdan yaklaşık 30° yukarıya çıktığını düşünürsek, mikrofonu be şekilde konumlandırdığınızda anlaşılabilirlik olarak da bir kaybınız olmaz. Patlamalara karşı pop-filtre de kullanabilirsiniz.

Kulaklık Miksi

Vokal kaydında en önemli noktalardan biri de kulaklık miksidir. Kulaklık miksi her ne kadar tüm kayıtlar için önemli olsa da özellikle vokal kayıtlarında daha belirgin bir öneme sahiptir. Deneyimlerime dayanarak kulaklık miksinin solistin kayıttaki performansı üzerinde ciddi bir etkisi olduğunu söyleyebilirim.

Kaydın başında biraz zaman harcayarak solisti memnun edecek bir kulaklık miksi oluşturmak kaydın geri kalanında işleri biraz daha kolaylaştıracaktır. Tabii çoğumuzun bildiği gibi “mükemmel kulaklık miksi” diye bir şey yok. Her zaman bir şekilde biraz memnuniyetsizlik oluyor.

Bazen de kaydın başındayken beğenilen bir kulaklık miksi, iş ilerledikçe, yorgunluk arttıkça veya bir şeyler ters gittiğinde (siz hiçbir ayarı değiştirmemiş olsanız bile), birdenbire solist için sorunlu olmaya başlayabiliyor. Böyle bir durumda gerginlik yaratmak ya da gerginlik varsa daha da artırmak yerine solistin kulaklık ile olan sorununu mikse “ufak dokunuşlarla” müdahale ederek (veya müdahale edermiş gibi yaparak) çözmeye çalışabilirsiniz.

Solistin Kendini Rahat Hissetmesi

Solistin kendini rahat hissetmesi iyi bir vokal kaydı için muhtemelen en çok gereken şey. Solist kendini rahat hissetmezse, stüdyodaki koşullardan memnun olmazsa, ondan iyi bir performans beklemek pek gerçekçi olmaz açıkçası. Siz ne kadar doğru bir mikrofon seçip, doğru bir şekilde doğru bir noktaya yerleştirseniz de, eğer iyi bir performans yoksa iyi bir vokal kaydı da olmaz.

Işıklandırma, oda sıcaklığı ve havalandırma, koltuklar, ikramlar… Tüm bunlar kayıt seansı boyunca solistin rahat açısından önemli ama bence çok önemli iki nokta var. Bunlardan biri, yukarıda da belirttiğim gibi, kulaklık miksi, diğeri ise solist ile kayıt mühendisi ve/veya prodüktör arasındaki diyalog. Tecrübeli kayıt mühendisleri ve prodüktörler solistlerle ne zaman nasıl konuşması ve onlara nasıl davranması gerektiğini çok iyi bilirler. Bu sayede kayıtta solistten iyi bir performans alabilirler. Ben vokal kaydı yapmayı her zaman teknik bir işten çok insan psikolojisine dayanan bir iş olarak görmüşümdür.

Umarım bu birkaç tavsiye yapacağınız vokal kayıtları için faydalı olur.

Teknik terimler için müzik teknolojisi, müzik prodüksiyonu ve ses kayıt terimleri sözlüğüne göz atabilirsiniz.

Benzer paylaşımlar için beni Facebook ve Twitter‘da takip edebilir, haberler için mesaj listeme üye olabilirsiniz. Teşekkürler.

Başlık fotoğrafı: Pixabay

Mikrofon fotoğrafı: Pixabay

© 2018 Ufuk Önen. Her hakkı saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.